Fortune Nisan 2019, 4.Dönem Geçici Vergi Beyannamesi Kaldırılmalıdır

1989 yılından beri uygulanmakta olan Geçici Vergi, halen 3’er aylık 4 dönem halinde tahakkuk ettirilmektedir. 4. dönem Geçici Vergi beyanı, özellikle vergiye uyumlu mükelleflere sağlanan %5 vergi indirimi yönünden iade hakkı doğurmakta, önlerine çıkartılan bürokratik engeller yüzünden de, bu mükellefler bu haklarından vazgeçebilmektedirler.

Değerli Fortune okuyucuları,

Bu yazımda geçici vergi beyanı uygulaması ile ilgili değerlendirmelerimi ve görüşlerimi sizinle paylaşmak istiyorum. Vergi mükelleflerinin bir takvim yılında elde ettikleri gelirler, gerçek kişiler açısından ertesi yılın Mart ayında, kurumlar açısından yine ertesi yılın Nisan ayında beyan edilmektedir. Tahakkuk eden vergi ise gelir vergisi mükellefleri için iki eşit taksitte, kurumlar vergisi mükellefleri tarafından ise tek taksitte ödenmektedir. Hatırlanacağı üzere elde edilen kazançlara ilişkin ödenecek verginin devletçe tahsilinin ertesi yıla sarkması durumu yüksek enflasyonun yaşandığı 80’li ve 90’lı yıllarda vergi gelirlerinde önemli bir erimeye neden olmakta idi. Hem vergi gelirlerinin erimesinin engellenmesi, hem de vergi tahsilatlarının bir an önce bütçeye girmesinin sağlanması amacıyla geçici vergi uygulaması 1989 yılı itibarı ile mevzuatımıza girmiş ve halen de devam etmektedir. Kurumlar vergisi mükellefleri dışında ticari kazanç sahipleri (basit usulde vergilendirilenler hariç) ile serbest meslek erbabı da cari vergilendirme döneminin gelir vergisine mahsup edilmek üzere geçici vergi ödemektedirler. Ancak yıllara sari inşaat onarım işleri yapanlar ile noterler geçici vergiden muaf tutulmuşlardır. Geçici vergi oranı gelir vergisi mükellefleri için %15, kurumlar vergisi mükellefleri için ise %22 dir.  Geçici Vergi, Ocak-Mart, Nisan-Haziran, Temmuz-Eylül ve Ekim-Aralık olmak üzere yılda dört dönem için ilgili dönemi izleyen ikinci ayın 14’üne kadar beyan edilmekte ve 17’sine kadar ödenmektedir. Bu çerçevede  dördüncü geçici vergi beyanı da izleyen yılın Şubat ayında yapılmaktadır. 

Gelir Vergisi Beyannamesinin Mart, Kurumlar Vergisi Beyannamesinin ise Nisan ayında verildiği göz önüne alınırsa, bu kadar yakın süreler içinde mükellefleri hem geçici vergi, hem de gelir veya kurumlar vergisi beyannamesi verme zahmetinde bırakmanın mantıklı bir izahı olmadığı kanaatindeyim. Genel olarak mükelleflerin 4. dönem geçici vergi beyanları ile kurumlar vergisi beyanlarındaki matrahlar aynı veya çok yakın olmaktadır. Dolayısıyla 4. dönemde mükellefler kurumlar vergisi beyannamesine göre çıkan vergiyi önceden ödemiş bulunmaktadırlar. Ancak vergiye uyumlu mükelleflere sağlanan %5 vergi indirimi dolayısıyla kurumlar vergisi mükellefleri söz konusu indirimi 4. Geçici vergide kullanamadıklarından, bunu ancak iade olarak vergi dairesinden talep edebilmektedir. İadenin alınabilmesi için de mükelleften bir çok bilgi ve belge istenmekte, bu da hem mükellefi, hem de vergi dairesini gereksiz bürokratik işlemlere boğmakta ve hatta bazı mükellefler bu haklarından vazgeçebilmektedir. Ayrıca serbest meslek kazancı dolayısıyla mükellef bulunanlar da geçici vergi beyanları ile önemli sıkıntılar yaşamaktadırlar. Serbest meslek kazancı elde eden avukat, doktor ve mali müşavir gibi mükelleflerin düzenledikleri serbest meslek makbuzları üzerinden % 20 oranında kesinti yapılmaktadır. Bu mükellefler için geçici vergi oranı ise %15'tir. Yapılan kesinti tutarı her halükarda %15 oranındaki geçici vergiden yüksek olacağından, serbest meslek erbabının yılda dört kere geçici vergi beyannamesi vermesinin mali açıdan devlete bir yararı bulunmamaktadır. Bu nedenle,  uygulamanın da yıllardır bu şekilde devam etmesi anlaşılır değildir. Geçici vergi beyanları ile oluşan bu sorunların, yapılması planlanan yeni düzenlemeler kapsamında ele alınarak bir an önce çözüme kavuşturulması yukarıda bahsettiğim sıkıntıların ortadan kalkmasını sağlayacaktır.

Leon Aslan Coşkun